Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu’nun Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı açıklamalar, sadece ekonomik kaygı değil, siyasi tartışmaları da beraberinde getirdi.
Amcaoğlu’nun Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada “İçinde bulunduğumuz süreç pandemi döneminden daha tehlikeli. Pandemide tüm dünya benzer şartlardaydı ancak şu an çok fazla dengesizlik mevcut. Büyük ekonomik felaketlerle karşı karşıya kalacağımızı her platformda belirtiyorum” diyerek , kendi hükümetinin ekonomi politikalarını sorgulayan bir söylem geliştirdi.
Ekonomi yönetiminden beklenenin aksine, kamuoyuna güven vermek yerine karamsar bir tablo çizen Amcaoğlu’nun bu sözleri, muhalefetin “ülke ekonomisi yönetilemiyor” yönündeki iddialarını güçlendirdi. Bazı çevreler, bakanın açıklamalarını “hükümete içeriden muhalefet” olarak yorumladı.
2024 yılında Güney Kıbrıs’tan Kuzey’e yaklaşık 2 milyon 960 bin kişinin geçtiğini belirten Amcaoğlu, bu ziyaretçilerin Kuzey’de yaptığı harcamaların ekonomi için can suyu olduğunu söyledi. “Eğer pandemiden sonra Güney’den Kuzey’e geçip bir şişe su bile almayan nüfus bugün alışveriş yapmaya başlamasaydı, Kuzey Kıbrıs ekonomik daralmayla yüzleşirdi” diyen bakan, ekonominin kırılganlığını da gözler önüne serdi.
Bakan her ne kadar ithalatın 3,4 milyar dolara çıktığını ve çalışan sayısının 159 bin 321’e ulaştığını vurgulasa da, bu verilere rağmen dile getirdiği karamsar senaryolar kendi açıklamalarıyla çelişiyor. Ekonomi yönetiminin kamuoyunu rahatlatması gereken bir dönemde, felaket diliyle kamuoyunu tedirgin etmesi dikkat çekti.
Ekonomistler, bu tür söylemlerin yatırımcı güvenini zedeleyebileceğini ve halkta panik havası yaratabileceğini belirtiyor. Amcaoğlu’nun açıklamaları “kriz değil, çözüm üret” çağrılarını da beraberinde getirdi.
